Acaba sanal dünyada hiç denk gelmiş miydiniz? Keçeci Cemalettin Usta'nın keçeyi anlattığı kısa bir
belgeselini tesadüfen seyretmiştim. Keçeyi öylesine kendine has ifadelerle anlatıyordu ki,
bilmediğim pek çok terim öğrenmiştim. Aynı meslekten insanların ortak
kullandıkları sözlere jargon denir ya hani... İşte Cemalettin Usta, yaptığı işi resmen
keçeci jargonuyla anlatıyordu. Keçe tepmek, keçe pişirmek, keçe taramak,
keçe kırpmak, keçenin sırlarını dinlemek, keçeyle konuşmayı öğrenmek, keçeye
söz geçirmek diyordu. Ve daha güzeli keçenin serüvenini insanın büyüme, olgunlaşma serüvenine benzetiyordu. Çok sevmiştim. Hemen heves edip satın almış, evde keçeden süsler yapmayı denemiştim. Hatta Ege Türkiye'ye geldiğinde birlikte şahane bir ev yapmıştık. İşte burada.
En son Amsterdam'a giderken, bir kaç renk keçe tabakasıgötürdüm. Ege ile bu kez keçe adam yapmaya karar verdik. Bir adam figürü ve adama giydireceğimiz pantolon, tişört, şort çizdim. Ege keçeyi ne yaptı bilin bakalım? Elbette keçeyi kırptı. Seloteyp bantı çitf taraflı adamın üstüne yapıştırdık. Ege keçeye söz geçirmeye çalıştı. İstediği kıyafetleri keçe adamın üstüne yapıştırmaya başladı. Sonra keçe adamı yüzüne yaklaştırdı. Keçenin sırlarını dinlemeye başladı:)
